◄█►

selma Çuhacı resmi blog'una Hoşgeldiniz..!

bilgi

•Çatıdaki çiçekler / Hep bir yarın var•

15 Eylül 2010 Çarşamba

ADIMIZ İNSAN,,,,,

        

        Şu kocaman yaşlı küreyi istila etmiş,milyarlarca canlı türünün taşıdığı ortak isim;İNSAN...Ne kadar büyük bir ayrıcalık,üstünlük ve varsayılan donanımları çağrıştırıyor aslında!Bir isim olmaktan öte,sıfat olabildiği ölçüde elbette...
          Evet!İnsanız...Yada insanmışız!!!Doğduysak birkere yaşamalıyız...Ama nasıl?Ama ne şekilde?Ama neye rağmen?Ne farkeder!Aslolan hayatımız!!!
          Önce iç güdülerle varolabilme savaşı veriyoruz.Yemek,içmek çok basit ve ilkel görünse de yaşamı üstüne kurduğumuz ihtiyaçlarımız!!!Sonra  öğretiler giriyor devreye.Tabii ki yine herşey varolabilme ve gerekleri üstüne!Ve günden güne bizi aşarak , devleşerek büyüyen ve esiri olduğumuz EGO'muz...Ve her zaman ve hep çıkarlarımız!Özveri bir itopya.Paylaşmak bir istisna.Ne mutlu ve ne yazık;çünkü İNSAN'ız...
          Bir köpeği düşünün!!!Hani çoğu zaman biz üstün yaratıklar,birbirimizi aşağılamak amacıyla;bu masum ve asil canlının adını kullanmaz mıyız küfür anlamında!Hani şu sadakat sembolü,bir boğaz tokluğuna canını insanına adayan,çoğumuzdan daha akıllı olduğuna bahse girebileceğim,bir konuşması eksik ;o harika yaratık...Nasıl da gururludur  yerine göre!Çırılçıplak,maskesiz,  dürüstce talep eder;bir lokmayı yada bir okşanmalık sevgiyi!...
          Oysa bizim için;yaşam bir oyun!Komedi,trajedi,müzikal;binlerce maske,  binlerce sahne...Ne güzel de oynarız her rolü;egomuz nasıl emrederse!
          Mesela sabah uyandınız...''Ben''merkezli bir güne başlıyorsunuz yine! Karşı komşu,sabah kapınızı açtığınızda göz göze geldiğiniz, ilk yabancı! Siz yarı uykulu,omuzunuzda günün bütün ağırlığı,''sırası mı şimdi?''diye düşünürken,ilk maskeyi takıverdiniz hemen!Gözlerinizde yapay bir ışıltı, zorla gerilmiş dudaklarınızla gülümserken,ezberlenmiş bir replikle,başlarsınız zoraki bir sohbete;''Günaydın efendim!!!Ne güzel sizi görerek başlamak güne!Ne hoş görünüyorsunuz bugün!!!Niye görüşemiyoruz hiç?Şöyle bir gece ayarlasak da, toplansak,böyle olmuyor efendim!!!''gibi profesyonel yalanlar,nasıl da yorar insanı...
          Derken düşeriz yollara...İstikamet;iş yeri yada işsizlik!Ve sadece bize çıkar sağlayan hedeflerin rotasında seyrederken;bizi ilgilendirmeyen herşeye karşı körlüğümüz ve sağırlığımız;problemlerimizin çözümündeki yalnızlığımızın sebebi ve sonucu aslında...
          Ve diyaloglar...Sırf olması gerektiği için;çıkarlarımıza uzun yada kısa vadede hizmet hesabıyla kurulan diyaloglar!!!Söylenebilen şekli;size işim düştü!Yada söylenemeyen ama aklımızda hep varolan;ya işim düşerse hesapları!!!Nede zahmet verir insana;sebepsiz ziyaretler,alakasız sohbetler, havadan sudan konuşmalar,cevabı dinlenmediği için sürekli tekrarlanan eş, çoluk,çocuk soruları,yatırım amaçlı bol yağlı iltifatlar;çıldırtan zaman hırsızlıkları!!!Oysa tali yollar yerine,ana yolları kullansak;trafikteki aceleciliğimizi ,ilişkilerimize de taşısak ve herkesin bizden daha az akıllı olduğunu düşünme aptallığını aşabilsek;hedeflerimize daha çabuk ulaşırız belki,kimbilir???
          Peki ya sevgi???Onu hiç sormayın!!!Nasıl da severiz sevmeyi...Heryer, her zaman vıcık vıcık sevgi!Çoğu kez uğrunda ölmek yada öldürmek;sevginin büyüklüğünün ifadesi,çünkü aslolan hayatımız...Ve uzayıp giden sevgi listelerinde kendimizce sıralarız,sevdiklerimizin(!) isimlerini.Aslında bu,sevgi değil korku listesidir!Sevdikce daha az zarar görme ve daha çok alma planları! Sevginin fedakarlık olduğunu algılayabilsek,bu liste ne kadar küçülür kimbilir?!
Bizden yardım isteyen birine;''seni severim amma!!!''diye başlamaz mı,  aczimizin ve egomuzun mazereti...Tabii bu dürüst olmayı ve dürüst kalmayı becerebilenlerin açık sözlülüğü.Bir de kendisini dost canlısı,özveri sahibi göstermeye çalışan;4.sınıf artistler,umut tacirleri var!Bunlar,insanlık sıfatını işportaya düşürenler!!!Bunlar insan türünün ,rastlanan en kötü örnekleri!!!  
Başka bir deyişle bunlar;<hayır deme özürlüleri>...Ömürleri boyunca 'hayır' diyemedikleri için(ya yüzleri tutmaz yada onurlarına yediremezler çözümsüzlüklerini)yalan vaatlerinin altında ezilerek,yok olurlar birgün!!! Oysa bilseler ki;baştan savma ve imkansız bir ''evet'',dürüst ve açık bir ''hayır''dan , daha çok insan kaybettirir insana!!!

          Evet,İNSAN'ız...Bu bizim adımız!Ne yazık ki çoğu zaman haketmediğimiz sıfatımız...Ve bir çoğumuz kullanamasa da,doğarken bize sunulan bir şans!!!
          Evet İNSAN'ız...Sevgide iddialıyız!Öylesine severiz ki birbirimizisevgimizi daha inandırıcı kılmak için;sürekli dokunuruz,sarılırız,öperiz...Herkes abla, amca,dayı,yenge,teyze!Yani hepimiz akrabayız?!!Taki çıkarlarımızın çatıştığı noktaya kadar.O zaman görürsünüz,nasıl da unutulur sevgiler!Dostluklar nasıl satılır,birkaç kuruşa!Nasıl vurulur yürekler,nasıl hançerlenir sırtlar,nasıl kaydırılır ayaklar!!!Para,güç,makam sevgisi;nasıl da unutturur bütün sevgileri, dostlukları...
          Oysa insan;aldığından çok verdiğince,ödünsüz ilkeleriyle,tertemiz ve maskesiz yüreğiyle,bedelsiz inanç ve hedefleriyle;kısaca insan olabilmek için gayret sarfettiğince;insandır....

          Şöyle bir bakıyorum da,türümün örneklerine;istifa etsem,diyorum insanlığımdan...Sakın ''estağfurullah''demeyin!Öylesine utandım,öylesine usandım ki insanlığımdan....



çatıdaki çiçekler_sayfa:51
deneme&fotograf
selma Çuhacı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Vakit ayırdığınız ve yorumunuz için teşekkür ederim ))